Kayıtlar

Oy pulim olma elun...

Resim
Kar yağiyi tepeden Yel vuruyi kapiden Gitti de benim pulim Göremedim tipiden oy Oyy duman kara duman Al beni dağdan aşağa Ay buluta girince Yarin yanına düşür oy Gün olur bu da geçer Biri konar biri göçer Dalgalan dur yüreğim Felek de adam seçer oy Oy pulim olma elun Kurur kanatın adın gülün Yürek ne derse desun Lal olur tatlu dilun

CEMİL MERİÇ`İN LAMİA HANIMA MEKTUPLARI

  İçindekiler Her Kadında Seni Arıyordum Sevgiliye: “Gök de sensin, yerde sensin! Hem alansın, hem verensin! Hem çiçeksin, hem derensin!” diyor. Mektubunu okurken o Keşmir’li dilberi hatırladım. Kelimelerinde ezeli Nur’un en muhteşem lem’aları. Birden bir vahada buldum kendimi; bir çöl akşamı ve gök kubbede gülümseyen yıldızlar. Kelimelerin mektupdan gök’e uçtu, gök’e, yani gönlüme. Kelimelerin musiki oldu. Tevrat haklı: önce kelam vardı, kelam, yani sen. Bütün kitaplar yavan, bütün şiirler soluk, bütün şarkılar ahenksiz. Zirvelerdesin, büyük mustariplerin, büyük ermişlerin, büyük ruhların kanat çırpdığı zirvelerde. Ve kendimden utanıyorum, ben toprağım, sen arş. Ben ten’im, sen gönül. Ben alev’im, sen ışık. “Ben sen’im” diyorsun. Saçlarımı okşamak istediğin zaman, kendi saçlarını okşa. Lal Ded’i hatırladım, gerçekde Lal Ded sensin, her asırda başka bir adla tecelli etmişsin. Leyla bir tomurcuk, sen bir muhteşem gül. Leyla bir mısra, sen bir destansın

İhvân-ı Safâ Risâleleri 5

  Aklî Nefsânîlerin/Nefıs ve Akla Dair Olan Şeylerin (en-Nefsânîyyatu'l-akliyyâf) Altıncı -İhvân-ı Safâ Risâleleri’nin Otuz YedinciRisâlesi: Aşkın Mahiyetine Dair [ 1] Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla! Allah’a hamd, seçtiği kullarına selam olsun. “Allah mı daha hayırlıdır, yoksa onla­rın ortak koştukları mı?” 1 Ey kardeş, bilmiş ol ki, kıymetli kardeşlerimizin âdeti olduğu üzere, kavuşum (konjonksiyon)’ların durumlarını açıkladığımız “Devirler ve Küresel Dönüşler Risalesi”™ [2] [3] bitirdik. Şimdi bu risâlede aşkın mahiyeti, nefislerin sevgisi, ilahi bir hastalık, onun gerçek mahiyeti ile kaynağının ne olduğunu anlatmak istiyor ve di­yoruz ki: Bilmiş ol ki, bilge kişiler (hukemâ), ilim dalları, bilgi yolları, ilahiyât, felsefe, mate­matik ve tabiî ilimlere ait hikmetlerin değişik yönleri hakkında “Dedi” ve “Denildi” (kıyl ü kal) tarzında çokça sözler söylemişlerdir. Fakat bu bilgi ve ilimlerin bir kısmı diğerinden daha hoş ve daha incedir. Öğrencileri okumaya ısınd