Print Friendly and PDF

ATATÜRK’ÜN HAYATI

|

 

Okuduğu okullar

1- Mahalle Mektebi 2- Şemsi Efendi İlkokulu 3-Selanik Mülkiye Rüştiyesi 4- Selanik Askeri Rüştiyesi
5- Manastır Askeri İdadisi 6- İstanbul Harp Okulu 7-Harp Akademisi

Bazı görevleri

- 1905 yılında Harp Akademisinden “Kurmay yüzbaşı” olarak mezun oldu. İlk olarak Şam’da görev yaptı. (5. Ordu’da).
- 1906 yılında “Vatan ve Hürriyet” örgütünü kurdu. Daha sonra bu örgüt İttihat ve Terakki ile birleşti. M. Kemal İttihat ve Terakki Cemiyetinin çalışmalarını beğenmeyince örgütten ayrıldı.
- 13 Nisan 1909’da çıkan 31 Mart Ayaklanmasını bastıran Hareket ordusunda  kurmay subay olarak görev aldı.

Atatürk’ün Çeşitli Özellikleri Ve Yönleri(Kişisel
özellikleri)

VATANSEVERLİĞİ: Ulusu için her şeyi yapmasıdır. “Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere
canımı vereceğim.” Sözü buna örnektir.
İDEALİSTLİĞİ: Hedeflerine ulaşmak için yılmadan çalışmaktır. Hedeflerinden vazgeçmemektir. M. Kemal’in en büyük hedefi milletine yararlı olmaktı. Bunu: “Hizmet edenler namus vazifelerini ifa etmiş olmaktan başka bir şey yapmamışlardır.” diyerek belirtmiştir.
İLERİ GÖRÜŞLÜLÜĞÜ: Geleceği doğru tahmin etmektir. İstanbul’da İtilaf donanmalarını görünce : “ Geldikleri gibi giderler.” buna örnektir.
ÇOK CEPHELİLİĞİ (YÖNLÜLÜĞÜ): değişik alanlarda bilgili ve etkili olmasıdır. M. Kemal iyi bir asker olduğu gibi iyi yönetici ve hukuk adamıdır.
MANTIKLILIĞI: Yaptığı işlerde mantık kurallarına uymasıdır. Büyük ve gereksiz hayallere kapılmamaktır.
GURURA VE ÜMİTSİZLİĞE YER VERMEMESİ: Yaptıkları işlerle gururlanmaz. Kurtuluş Savaşını kazandığında “Savaşı Türk Milleti kazanmıştır.” demiştir. Zor durumlarda asla ümitsizliğe kapılmamıştır. HAKİKATİ ARAMA GÜCÜ: Gerçekleri araştırmasıdır.
YARATICI ZİHNİYETİ: Yeni fikirler ortaya koyabilmesidir.
DEVRİMCİDİR: Yeni oluşumlar sağlayabilmesi. Barışçı Olması.
AKIL VE BİLİME ÖNEM VERMESİ: Atatürk akıl ve bilime her zaman öncelik vermiştir. “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” demiştir.
SABIRLI VE KARARLIDIR: AÇIK SÖZLÜDÜR: SANATSEVERDİR: DİSİPLİNLİDİR:

Trablusgarp Savaşı (1911-1912)

Nedenleri:
 İtalya’nın sömürge arayışı ve Osmanlının zayıf olması
 Trablusgarp’ın İtalya’ya yakın olması
Sonuçları:
-
Osmanlılar, buraya doğrudan yardım gönderemediğinden Mustafa Kemal ve
Enver Paşa’dan oluşan gönüllü subaylar gitti. M. Kemal Derne ve Tobruk’ta HALKI ÖRGÜTLEYEREK
düşmanı yendi.
-Balkan savaşının başlaması nedeniyle Uşi Antlaşması yapıldı. Böylece, Osmanlıların elindeki son Kuzey Afrika toprağı da çıkmış oldu.

Arnavutluğun Bağımsız Olması
(1912

Balkan savaşları sırasında bağımsızlığını ilan etti. Osmanlılardan ayrılan son Avrupalı devlettir

BALKAN SAVAŞLARI (1912-1913)

Nedenleri:
 Balkan uluslarının Osmanlıları Balkanlardan atmak istemeleri (Milliyetçilik)
 Rusya’nın Panslavizm ve Panortodosk politikası.
 Osmanlıların Tarablusgarp yenilgisinin Balkanlıları cesaretlendirmesi
 İngiltere’nin Reval görüşmelerinde Rusya’yı Balkanlar’da serbest bırakması
Sonuçları:
-Osmanlı, Londra Antlaşması ile yenilmiş oldu. Midye-Enez sınır oldu.
-İttihat ve Terakki Partisi Bab-ı Ali baskını ile yönetime el koydu.
ll. Balkan Savaşı (1913)
-Balkan devletleri, Bulgaristan’ın çok toprak almasına tepki göstererek
Bulgaristan’a saldırdılar. Osmanlı Devleti de Bulgaristan’a saldırarak Edirne ve Kırklareli’yi geri aldı. Bulgaristan ile İstanbul, Yunanistan ile Atina antlaşması imzalandı.

l. Dünya Savaşı (1914-1918)

Siyasi Nedenler

*Almanya ve İtalya’nın siyasal birliğini sağlaması ve milliyetçilik hareketleri
*Büyük devletler arasındaki silahlanma yarışı
*Almanya ile İngiltere ve Fransa arasındaki rekabet
*İngiltere’nin Rusya’yı Balkanlarda ve Boğazlarda serbest bırakması (Reval görüşmeleri)
*Rusya’nın Panslavist ve Panortodoks politikası

Ekonomik Nedenleri

*Sanayi devrimi. Pazar ve Hammadde arayışı. Sömürgecilik yarışı
*Almanya’nın Fransa’dan Alsace-Loren’i alması

Savaşın Görünür Nedeni

Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliaht’ının bir Sırp milliyetçisi tarafından öldürülmesi üzerine olaydan Sırbistan’ı sorumlu tutan Avusturya’nın Sırbistan’a
savaş açması.

İtilaf Bloku
(Uzlaşma)

İngiltere, Fransa, Rusya, İtalya (1915 yılından sonra), ABD, Romanya,
Yunanistan, Sırbistan ve Japonya

İttifak Bloku (Bağlaşma)

Almanya, Avusturya-Macaristan İmp., İtalya (1915’e kadar), Osmanlı ve Bulgaristan

Osmanlı Devletinin Savaşa Katılma Nedenleri

Osmanlı Açısından

Almanya’nın savaşı kazanacağına inanması
-Kaybettiği yerleri geri almak ve siyasi yalnızlıktan kurtulmak istemesi
-İttihat ve Terakki partisinin Alman hayranlığı
-Almanya ile iyi ilişkiler

Almanya Açısından

Avrupa’daki üçlü kıskaçtan kurtulmak ve Savaşı geniş bir alan yaymak istemesi
-Osmanlıların; askeri, stratejik, jeopolitik, dini ve halifelik konumundan yararlanmak istemesi

Görünür Nedeni

İki Alman savaş gemisinin Akdeniz’de İngilizlerden kaçarak Osmanlılara sığınması ve Osmanlıların bu gemileri satın aldığını bildirmesi. Bu gemiler; daha sonra gizlice
Osmanlı bayrağıyla Rus limanlarını bombalaması üzerine Osmanlı devleti de savaşa resmen girdi.

l. Dünya Savaşındaki Cepheler

Taaruz (Saldırı) Cepheleri

Cepheler

Nedenleri

Özellikleri

Sonuçları

Kafkas Cephesi (22 Aralık
1914)

-Almanları istemesi
-Kafkaslardaki esir Türki devletleri kurtarma
-Hindistan’a ulaşıp buradaki İngilizlerin varlığına son verme

-Ermeniler, Ruslarla birlikte hareket edince Tehcir (zorunlu göç) yasasıyla bölgeden
uzaklaştırıldılar

Osmanlılar yenilince Ruslar
saldırıya geçip Erzurum’a kadar olan yerleri aldılar.
-16.Kolordu komutanı Mustafa Kemal, Muş ve Bitlis’i geri aldı.
-Bolşewik ihtilalinin çıkması üzerine Rusya savaştan çekildi.
Osmanlılarla Brest-Litowsk
antlaşmasını yaparak aldıkları yerleri geri verdi.

Kanal (Mısır)
Cephesi

İngilizlerin sömürgeleriyle
bağlantısını kesme

 

Osmanlılar, savaşı kaybedince Filistin’e geri çekildiler.
İngilizlerde takip etti.

Müttefiklere Yardım Cepheleri

Galiçya- Romanya ve Makedonya
Cepheleri

Bulgaristan ve Avusturya’ya yardım için Osmanlılar, Romanya ve Rusya ile savaştı.

Savaşı Osmanlılar kazandı. Romanya cephesi Bükreş
antlaşması ile sona erdi.

Savunma (Mudafaa) Cepheleri

Cepheler

Nedenleri

Sonuçları

Çanakkale (19 Şubat
1914)

İtilaf devletlerinin Rusya’ya yardım ulaştırmak istemesi
-Osmanlılarla Almanların irtibatını
kesmek
-İstanbul’u alarak l. Dünya savaşını kısa sürede bitirmek

-Osmanlı devletinin savaşı kazanmasıyla savaş iki yıl daha uzadı.
-En kanlı cephedir.
-Rusya’ya yardım ulaşmadığından Bolşewik ihtilali oldu.
-Bulgaristan, ittifak grubuna geçti.
-19. Tümen komutanı Mustafa Kemal; Anafartalar,
Arıburnu ve Conkbayır’da düşmanı durdurdu.(BU BAŞARISI TÜM DÜNYADA
TANINMASINA VE KURTULUŞ SAVAŞININ LİDERİ OLMASINA ZEMİN HAZIRLAMIŞTIR
)

Irak (1914)

İngilizlerin Irak petrollerine egemen olmak istemesi
-Rusya’ya yardım ulaştırma ve Osmanlının Hindistan’a
ulaşmasını engellemek istemesi

-Osmanlılar, Kutulamara’da İngilizleri yendiler.
-İngilizlerin takviye birliklerle tekrar saldırması üzerine savaşı kaybettiler.
-Musul, kuşatma altındayken ateşkes imzalandı.

Hicaz- Yemen

-İngilizlerin Arap petrollerini almak ve Kızıldeniz sahiline egemen olmak istemesi

-Bölgedeki Arapların İngilizleri desteklemesiyle İslamcılık (ümmetçilik) geçerliliğini yitirdi.
-Osmanlı devleti yenilip Mondros’la bölge boşaltıldı

Suriye- Filistin (1917)

Mısır cephesinde yenilen Osmanlı ordusuna son darbeyi vurmak

-Filistin’de yenilen Osmanlı ordusu Suriye’ye çekildi.
-7.Ordu komutanı Mustafa Kemal, Haleb’in kuzeyinde savunma önlemleri aldı.
-Mondrosla birlikte bölge boşaltıldı.

Savaş Sırasındaki Gelişmeler

Wilson İlkeleri (8 Ocak 1918)

Nedenleri

Barış antlaşmalarının adil olmasını ve dünyada kalıcı bir barışı sağlamak amacıyla Amerikan Başkanı Wilson tarafından ortaya atıldı.

Maddeleri

-Gizli antlaşmalar yapılmayacak
-Yenen devletler yenilen devletlerden toprak ve tazminat almayacaklar.
-Milletler cemiyeti (Cemiyet-i Akvam) kurulacak
-Her ulus kendi kaderini belirleme hakkına sahiptir.
-Boğazlar, bütün devletlerin ticaret gemilerine açık olacak
-Türklerin çoğunlukta olduğu yerlerde Türk egemenliği tanınacak

Sonuçları

İtilaf devletleri bu maddeleri çıkarlarına aykırı gördüklerinden sömürgeciliğin yerine manda ve himayeciliği getirdiler.
-Osmanlılar, bu ilkelere güvenerek Mondros’u imzaladı
.
-Paris konferansında bu ilkeler saptırıldı.
-Amerika, ilkelerine uyulmadığını görünce Avrupa siyasetinden uzaklaştı.

Mondros Ateşkes Antlaşması (30 Ekim 1918)

Nedenleri:

Müttefiklerinin savaştan çekilmesi üzerine Osmanlı da barış istedi.

Maddeleri

-Boğazlar işgal edilecek
-İtilaf devletlerinin güvenliklerini tehdit edici bir durum ortaya çıkarsa istediği yeri işgal edebilecek (7. Mad.)   (Anadolu’nun işgaline HUKUKİ GEREKÇE oluşturulmuştur)
-Vilayeti Sitte (altı il) de bir kargaşa çıkarsa işgal edilecek. (24. Mad.)(Doğu da bir ERMENİ DEVLETİ amaçlanmıştır)
-Silah, cephane, liman, tershane, demiryolları ve haberleşmeye el konulacak.(İşgale karşı MİLLİ BİLİNCİN
uyanmasını engellemek)
-Osmanlı orduları terhis edilecek(Anadolu’yu SAVUNMASIZ bırakmak)

Özellikleri:

-7. madde ile itilaf devletlerinin Anadolu’yu işgal etmek istediklerini anlıyoruz.
-24. madde ile bu altı ilde Ermeni devleti kurmak istemektedirler.
-Osmanlı devleti fiilen sona erdi.
-Türk halkı bu antlaşmaya tepki göstererek milli mücadeleyi başlattı

Paris Barış Konferansı(18 Ocak 1919)

Nedenleri

Yenilen devletlerin durumlarını görüşmek ve barış antlaşmaları hazırlamak. Aralarındaki ihtilafları görüşmek

Sonuçları

İngiltere bu konferansta etkili oldu. İzmir, Yunanlılara verildi. Sömürgeciliğin yerini mandater sistem aldı. Amerika, ilkelerinden taviz verildiği gerekçesiyle Avrupa
siyasetinden uzaklaştı

SEVR ANTLAŞMASI 10 Ağustos 1920

Nedenleri:

-Osmanlı devletini paylaşmak
- Osmanlılarla barış yaparak savaşı bitirmek
Not: Osmanlı devleti ile İtilaf devleti arasında yapıldı

Maddeleri

-İstanbul, Osmanlılarda kalacak
-Boğazlar bir komisyon tarafından yönetilecek.
-Doğu Anadolu’da bir Ermeni ve Kürt devleti kurulacak
-İngilizler; Arabistan ve Irak, Fransızlar; Anadolu’nun güneyi ve Suriye; İtalya İçbatı Anadolu, Antalya, Rodos ve Oniki ada; Yunanistan Ege bölgesinin büyük bir kısmı, İzmir ve Ege adalarını aldı.
-Asker sayısı azaltıldı.
-Kapitülasyonlar devam etti ve tazminat istendi

Özellikleri:

-Sevr anlaşması, Mebusan Meclisinde onaylanmadığından Kanun-i Esasiye göre hukuki değildir.
-İmzalanmasına rağmen yürürlüğe girmemiştir.
-Lozan antlaşması ile sevr geçersiz olmuştur.
-Anadolu’da milli bilincin uyanmasına neden olmuştur

l. Dünya Savaşının Sonuçları

Savaştan en karlı çıkan devlet İngiltere oldu. İmparatorluklar yıkıldı. (Osmanlı, Alman, Rus ve Avusturya), Yeni rejimler ortaya çıktı. (Komunizm, Faşizm ve Nazizm), Yeni silahlar
kullanıldı. (Tank, denizaltı., kimyasal silah,uçak), Yeni devletler kuruldu. (Macaristan, Yugoslavya, Polonya, Litvanya, Ukrayna) Milletler cemiyeti kuruldu. Antlaşmalar adaletsiz
olduğundan ll. Dünya savaşına neden oldu. Türkiye’de Kurtuluş savaşı başladı.

MONDROS’TAN SONRA OSMANLI DEVLETİ VE CEMİYETLER

İşgaller

Musul’un İşgali
(3 Kasım
1918)

Mondros’tan sonra ilk işgal edilen yer, Musul oldu. İngilizler, bölgenin petrol yataklarına egemen olmak amacıyla burayı işgal ettiler.

İstanbul’un İşgali
(13 Kasım
1918)

İtilaf devletleri, Anadolu’nun işgalini daha kolay gerçekleştirmek ve azınlıkları
desteklemek amacıyla İstanbul’u işgal ettiler. Bu İstanbul’un ilk işgaliydi. İstanbul’un resmen işgali ise 16 Mart 1920 yılında oldu.

İzmir’in İşgali
(15 Mayıs
1919)

Paris Barış Konferansında İngiltere sömürge yolları üzerinde güçlü bir devlet
istemediğinden, İtalya’nın da bölgede güçlü olmasını arzulamadığından, Yunanlıları kullanabileceğini düşündüğünden İzmir’i Yunanistan’a verdi. Bu olay, İngiltere ile
İtalya’nın arasını açtı. İzmir’in işgali, milli bilincin uyanmasına ve Türklerin birleşmesine
neden oldu.

Bristol Raporu (13 Ekim
1919

Yunanlıların İzmir’de katliamlar yapması üzerine Amerikalı Amiral Bristol bölgedeki
olayları araştırmak amacıyla gönderildi. Bristol, hazırladığı raporda Yunanlıların Türkleri katlettiğini ve Rumların çoğunluğu oluşturmadığından bölgenin Yunanlılara
verilmeyeceğini belirtti. Bu rapor, Türklerin haklı olduğunu bütün dünyaya duyurmuş ilk uluslar arası belge
olmuştur.

İşgallere Tepkiler

İşgallere karşı ilk direniş, Adana Dörtyol’da Fransızlara karşı oldu. İlk kurşun, İzmir’de
Hasan Tahsin tarafından Yunanlılar’a atıldı. Cemiyetler ve Kuvay-ı Milliye kuruldu. M. Kemal’in çağrısıyla işgallere karşı protesto, gösteri ve mitingler yapıldı.

CEMİYETLER

Yararlı Cemiyetler

Doğu Anadolu
Mudafa-i Hukuk

Doğu Anadolu’da bir Ermeni devletinin kurulmasına karşı çıkmıştır. Silahlı mücadeleyi
savunmuştur. Göçe karşı çıkmıştır. En etkili cemiyettir. Merkezi İstanbul’dur

Trabzon Muhafaza-i Hukuk-i Milliye

Trabzon ve çevresinin Rumlara verilmesini ve Pontus Rum devletinin kurulmasına karşı çıkmıştır. Merkezi Trabzon’dur. Etkili bir cemiyettir

Trakya Paşaeli Mudafa-i Hukuk

Trakya’nın Rumlara verilmesine karşı çıktı. Merkezi Edirne’dir. Silahlı mücadeleyi savundu.

İzmir Mudafa- i
Hukuk

Ege ve çevresinin Türklere ait olduğunu dünyaya duyurmak amacıyla kuruldu. Merkezi İzmir’dir. Fakat fazla etkili olamadı. Alaşehir kongresinden sonra faaliyetini İstanbul’a
kaydırdı. Anadolu’ya silah ve cephane gönderdi

Reddi İlhak Cemiyeti

İzmir’in Yunanlılara verilmesine karşı çıkmıştır. Balıkesir ve Alaşehir kongrelerinin
toplanmasını sağlamıştır. Kuvay-ı Milliye’yi kurmuştur

Kilikyalılar
Cemiyeti

Adana ve çevresindeki Fransız ve Erimeni işgallerine karşı bölge halkını örgütlemeye
çalışmıştır. Merkezi İstanbul’dur.

Milli Kongre Cemiyeti

Merkezi İstanbul’dur. Türklere yapılan haksızlıkları basın yayın yoluyla bütün dünyaya
duyurmaya çalışmıştır. Kuvay-ı Milliye’nin isim babasıdır

Zararlı Cemiyetler

Milli Varlığa Düşman Cemiyetler

Sulh ve Selameti Osmaniye
Cemiyeti

Yurdun kurtuluşunun Padişah ve halifenin buyruklarına sıkı sıkıya uymakla
mümkün olabileceğini savunmuştur. Meşrutiyet yanlısıdır.

Hürriyet ve itilaf

1911 yılında mecliste İttihat ve Terakki partisine bir tepki sonucu kuruldu. Milli Mücadeleye karşı çıkmıştır

Kürt Teali
Cemiyeti

Doğuda bir Kürt devletinin kurulmasını sağlamayı amaçlamıştır

Teali İslam Cemiyeti

Ülkenin halifenin emirlerine uymakla kurtulacağını savunmuştur. Hilafet ve ümmetçidir

İngiliz
Muhipler

İngiliz mandacılığını savunmuştur

Wilson Prensipleri

Amerikan mandacılığını savunmuştur

Azınlıkların Kurduğu Cemiyetler

Ermenilerin kurduğu

Ermeniler, Doğu Anadolu’da bağımsız bir Ermenistan kurmayı amaçlıyorlardı. Bu amaçla
Hınçak ve Taşnak isimli örgütler kurmuşlardı. İtilaf devletlerinin desteğini almışlardı. Amerika, Ermeni sorununu incelemek amacıyla General Harlbort’u görevlendirdi.
Harlbort,, Ermeniler’in hiçbir yerde çoğunluğu oluşturmadığını belirtti. Bu rapordan sonra Amerika Ermenileri desteklemekten vaz geçti.

Rumların Kurduğu Cemiyetler

Rumların temel amacı büyük bir Yunan devleti veya Bizans imparatorluğu kurmaktı. Ayrıca, Karadeniz bölgesinde Pontus Rum İmparatorluğu’nu tekrar kurmak istiyorlardı. Bu amaçla, Mavri Mira, Etnik-i Eterya, Pontus Rum Cemiyeti, Yunan İzci, Kızılhaç ve Göçmen Komisyonu isimli örgüler kurdular. Bunlardan en eskisi Etnik-i Eterya
cemiyetidir. 1814 yılında kuruldu.

Yahudilerin Kurduğu Cemiyetler

Yahudilerin temel amacı Filistin’de bağımsız bir Yahudi devleti kurmaktı. Bu amaçla
Makabi ve Alyans İsrailit isimli örgütler kurdular. Amacına ulaşan tek zararlı cemiyettir

GENELGELER VE KONGRELER

Havza Genelgesi 25 Mayıs 1919

Nedenleri

  Askerlerin dağılmasını önlemek.
  Milli Mücadeleyi başlatmak ve Halkı Bilinçlendirmek

Alınan Kararlar

Askerlerin terhisini önleyerek kendine bağlamak
  Halktan miting ve gösteri yapmasını, işgalcilere protesto telgraflarını çekmelerini istedi.

Özellikleri
ve Sonuçları

Milli Mücadelenin başladığının bir göstergesidir.
  İstanbul hükümeti Mustafa Kemal’i geri çağırdı. Fakat, M. Kemal buna uymadı

Amasya Genelgesi 22 Haziran 1919

Nedenleri

Milli Mücadeleyi halka mal etmek
  Dağınık halde bulunan cemiyetleri birleştirmek

Alınan Kararlar

Vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı tehlikededir. (Mili mücadelenin gerekçesi)
  Milletin istiklalini milletin azim ve kararı kurtaracaktır. (Yöntem ve Amacı)
  İstanbul hükümeti sorumlulukları yerine getirememektedir.(Gerekçe)
  Milli bir kurulun varlığı gerekmektedir. (Temsil Heyeti fikri)
  Sivas ve Erzurum’da bir kongre toplanacaktır

Özellikleri ve Sonuçları

Kurtuluş savaşının amacı, gerekçesi ve yöntemi ilk kez açıklandı.
  Milli mücadelenin ilanının belgesidir. Türk milleti örgütlenmeye çağrılmıştır

Not

M. Kemal, İstanbul hükümeti tarafından 9.Ordu Müfettişi olarak Anadolu’ya
gönderilmişti. Havza genelgesinden sonra 3. Ordu Müfettişliğine dönüştürüldü. Amasya genelgesi üzerine görevden alınınca M. Kemal askerlikten istifa etti

Erzurum Kongresi (3 Temmuz – 7 Ağustos 1919)

Nedenleri

Doğu sorunlarını görüşmek
:    Milli mücadeleyi örgütlemek

Alınan Kararlar

Milli sınırlar içerisinde vatan bir bütündür bölünemez.(ilk Defa ULUSAL SINIRDAN BAHSEDİLMİŞTİR)
:    İstanbul hükümeti işgallere kayıtsız kalması durumunda geçici bir hükümet
kurulacak.
:    Hükümeti milli meclis seçecek
:    Meclis kuruluncaya kadar bu görevi Temsil heyeti yapacak
:    Manda ve Himaye kabul edilemez.(İlk  defa reddedilmiştir.Amaç TAM BAĞIMSIZLIKTIR)
:    Milli iradeyi hakim ve milli kuvvetleri üstün kılmak esastır

Özellikleri ve Sonuçları

Manda ve himaye ilk kez reddedildi.
:    Bölgesel bir kongre olmasına rağmen aldığı kararlar bakımından ulusaldır.
:    Mustafa Kemal’in sivil olarak katıldığı ilk kongredir.
:    Mustafa Kemal’in gücü artmıştır

Not

15. Kolordu komutanlığının merkezinin Erzurum’da olması ve Erzurum’un
Doğunun merkezinde olması nedeniyle tercih edildi.

Sivas Kongresi (-11 Eylül 1919

Nedenleri

Milli Mücadeleyi görüşmek
-Erzurum Kongresi kararlarını görüşmek
-Milli Mücadeleyi halka mal etmek

Alınan Kararlar

-Erzurum kongresi kararları kabul edildi.
-Misak-ı Milli esasları belirlendi.
-Manda ve himaye kesin olarak reddedildi.(TAM BAĞIMSIZLIK)
-Bütün cemiyetler Anadolu ve Rumeli müdafa-i hukuk cemiyeti adı altında toplandı.(BÜTÜNLÜK SAĞLANMIŞTIR)
-Temsil heyeti kuruldu.
-Ali Fuat Cebesoy batı cephesi komutanlığına atandı.(İLK DEFA YÜRÜTME YETKİSİNİ KULLANMIŞTIR)
-Mebusan Meclisinin toplanması istendi

Özellikleri ve
Sonuçları

Ulusal bir kongredir.
-Mustafa Kemal’in liderliği kabul edildi. Temsil Heyeti başkanlığına getirildi. Temsil heyeti oluşturuldu.
-Bütün cemiyetler birleştirildi

Not

Damat Ferit Paşa, kongreyi dağıtmak için Ali Galip Bey’i görevlendirdi. Fakat o bunu
başaramayınca istifa etti. MİLLİ MÜCADELENİN İLK SİYASİ BAŞARISIDIR.

Amasya Görüşmesi (11 Eylül 1919)

Nedenleri

-Ali Rıza paşa hükümetinin milli mücadeleye sıcak bakması

Sonuçları

Manda ve Himayenin reddedilmesi
-Vatanın bütünlüğü ve istiklalinin korunması
-Mebusan Meclisini toplanması
-Seçimlerin serbestçe yapılması
-Anadolu hareketini aciz gösterici müdahalelerde bulunulmaması
-İtilaf devletleriyle görüşmelerde Temsil Heyetinin de fikrinin alınması

Not

-İstanbul Hükümetinin Anadolu hareketini resmen tanıdığını ortaya koydu.
-Meclisi Mebusan toplandı

KURTULUŞ SAVAŞINDA MUHAREBELER

Doğu Cephesi

Savaşlar

Doğu cephesinde Ermenilerle savaşıldı. Ermenilere karşı 15. Kolordu komutanı Kazım Karabekir Paşa Doğu Cephesi komutanlığına atandı. İlk kurulan cephe doğu
cephesidir. Savaşı kazandı.

Gümrü Antlaşması
(3 Aralık 1920)

Ermenistan, işgal ettiği yerleri boşaltmayı ve Sevri tanımayacağını kabul etti. Bu
antlaşmayla Misak-ı Milli’yi tanıyan ilk doğulu devlet Ermenistan oldu. TBMM, ilk antlaşmasını Ermenistan’la yaptı. Sovyetlerden gelecek yardım için yol açıldı. 1878
Berlin Antlaşmasında kaybettiğimiz Kars ve çevresi geri alındı.

Güney Cephesi

Savaşlar

Güney cephesinde Fransızlara karşı savaşıldı. Burada Antep, Urfa, Maraş ve Adana cephesi açıldı. Milli Mücadelede ilk direniş Adana-Dörtyol’da Fransızlara karşı oldu.
Fransızlar, bölgedeki direniş karşısında buradan çekildiler. TBMM; bu illere ünvanlar verdi. İtala’nın işgal ettiği Antalya ve çevresinde ise; İtalya iyi davrandığından
herhangi bir direniş olmadı.

Antlaşmalar

Fransızlar, Ankara antlaşmasıyla bölgeyi tamamen boşalttılar

Batı Cephesi

l. İnönü Savaşı (6-10 Ocak 1921)

Yunanlılar, sevri zorla kabul ettirmek ve milli mücadaleye son vermek amacıyla
taaruza geçtiler. İsmet İnönü Yunanlıları yendi. TBMM’nin kurmuş olduğu düzenli ordunun ilk askeri başarısıdır. Halkın meclise olan güveni arttı. Çerkez Ethem isyanı bastırıldı. Teşkilatı esesasi anayasası ve İstiklal Marşı kabul edildi. TBMM, Londra
konferansına çağrıldı.

Londra Konferansı  (23 Şubat 1921

Yunanlılara zaman kazandırmak amacıyla düzenlendi. İtilaf devletleri Türkleri birbirine düşürmek için konferansa hem İstanbul ve hem de Ankara hükümetini
çağırdılar.
İstanbul hükümeti temsilcisi, bu oyuna düşmemek için kendi söz hakkını da Ankara hükümetine verdi. Mustafa Kemal, konferanstan bir sonuç alınamayacağını düşünmesine rağmen Türklerin barış yanlısı olduğunu ve Misak-ı Milli kararlarını dünyaya duyurmak için delege göndermişti. Milli egemenliğimize aykırı kararlar
alındığı için konferans kararları kabul edilmedi. TBMM’nin katıldığı ilk uluslar arası
konferanstır

Afganistan’la
Dostluk Ant. (1 Mart 1921

TBMM’yi tanıyan ilk Müslüman devlet Afganistan’dır. Ayrıca, Ankara’ya ilk elçiyi de Afganistan gönderdi

Moskova Antlaşması
(16 Mart 1921

Rusya ile yapılan ilk antlaşmadır. TBMM’yi tanıyan ilk Avrupalı ve büyük devlet Rusya’dır. Batum Gürcülere bırakılarak Misak-ı Milli’deki ilk taviz verildi. Doğu sınırı güvenlik altına alındı. Rusya’dan yardım sağlandı.

ll. İnönü Savaşı
(23 Mart 1921

Londra konferansı kararlarının kabul edilmemesi üzerine Yunanlılar saldırıya geçtiler.
Savaşı İsmet İnönü kazandı.İtalya ANTALYA çevresinden,Fransa ZONGULDAK çevresinden çekilmiştir.)

Kütahya- Eskişehir savaşı (10-24
Temmuz 1921)

Yunanlıların saldırması üzerine Türk ordusu savaşı kaybetti ve Sakarya nehrinin doğusuna çekildi.(Amaç Ordunun daha fazla kayıp vermesini önlemektir.)
- Kurtuluş savaşındaki ilk ve tek yenilgidir.
-Meclisin Kayseri’ye taşınması gündeme gelmiştir.

Başkomutanlık Yetkisi
(5 Ağustos
1921)

TBMM, yasama, yürütme ve yargı yetkilerinin tümünü Mustafa Kemal’e geçici olarak
verip ondan ülkeyi kurtarmasını istemiştir. TBMM’nin M. Kemal’e ve M. Kemal’in kendine olan güvenini göstermektedir.

Tekalif-i Milliye Emirleri (8 Ağustos
1921)

Milli Yükümlülük de denilen bu kararlar; Mustafa Kemal tarafından ordunun
ihtiyaçlarının karşılanması
ve halktan destek almak amacıyla kanun olarak çıkartıldı. Uymayanlar, istiklal mahkemelerinde yargılanacaklar

Sakarya Savaşı (23 Ağustos
1921)

Mustafa Kemal’in Milli Mücadele’de komuta ettiği ilk savaştır. Kurtuluş Savaşının son savunma savaşıdır. Savaşın kazanılmasıyla TBMM tarafından M. Kemal’e gazilik ve mareşallik ünvanları verildi. İtalya, Anadolu’yu boşaltmaya başladı. Fransızlarla
Ankara antlaşması yapıldı.

Kars
Antlaşması
(13 Ekim 1921)

Doğu sınırlarımızla ilgili kalan son proplemler, Rusya’nın yönlendirmesiyle diğer
bölge ülkelerinden olan Azerbeycan, Ermenistan ve Gürcistanla karşılıklı görüşmeler sonucu çözüldü. Doğu sınırımız bugünkü şeklini aldı.

Ankara Antlaşması
(20 Ekim 1921

Sakarya savaşının kazanılması üzerine Fransa ile yapıldı. Hatay hariç güney sınırımız
çizildi. İskenderun’un Fransa’ya verilmesi Misak-ı Milli’de ki ikinci tavizdir.
TBMM’yi tanıyan ilk itilaf devleti Fransa’dır.Güney Cephesi Kapanmıştır.

Büyük Taaruz (26 Ağustos
1922)

Başkomutanlık Meydan Muharebesi de denir. Milli Mücadelenin son savaşıdır. Türkler
taaruza geçmiştir. Düşmanın Dumlupınar da yenilmesi üzerine Anadolu’yu Yunan işgalinden kurtuldu. Kurtuluş savaşı sona erdi. Yunanlılar denize döküldü. İtilaf
devletleri ateşkes önerdiler.

Mudanya Ateşkes Antlaşması
(11 Ekim 1922)

İtilaf devleti ile TBMM arasında yapıldı. TBMM’yi İsmet İnönü temsil etti.
Anadolu’nun ve İstanbul’un boşaltılmasına karar verildi. Lozan antlaşmasına zemin hazırladı. Milli Mücadele’nin silahlı aşaması sona erdi.
-TBMM İstanbul,Boğazlar ve Doğu Trakya’yı savaş yapmadan kurtarmıştır.

Lozan Antlaşması (24 Temmuz 1923)

Alınan Kararlar

Doğu sınırı; Kars anlaşması ile, güney (Suriye) sınırı Ankara antlaşması ile çizilmiştir. Yunanistan ile Mudanya ateşkes antlaşması esas alındı. Ege adaları Yunanistan’a verildi.
Karaağaç Yunanistan’dan tazminat olarak alındı. -Irak (Musul) sorunu İngiltere ile
aramızda ikili görüşmelere bırakıldı. -Kapitülasyonlar tamamen kaldırıldı. -Osmanlı borçları, Osmanlılardan ayrılan devletler ve Türkiye arasında paylaştırıldı. -Boğazlar, başkanın Türk olduğu bir uluslar arası komisyona verildi. Ticaret gemilerine açık, savaş gemilerine kapalı tutuldu.
-İstanbul’u itilaf devletleri boşalttı. -Patrikhanenin İstanbul’da kalmasına karar verildi. -
Yabancı okullar, Türkiye’nin vereceği kararlara uyacaklar. -Bütün azınlıklar Türk vatandaşı sayıldı.

Sonuçları

-Türkiye devleti resmen tanınmış olundu. -Geçerliliğini günümüze kadar koruyan bir
antlaşmadır. –Kurtuluş Savaşının Askeri aşamasının bitip, siyasi aşaması başlamıştır. - Osmanlı devletinin resmen sona erdiği kabul edildi. -Sevr antlaşması geçerliliğini yitirdi

Özellikleri

Mustafa Kemal, Lozan’a giderken Saltanatı resmen kaldırdı. Lozan görüşmelerine İsmet İnönü başkanlık etti. M. Kemal özellikle Kapitülasyonlar ve Ermeni devleti kurulması
konusunda taviz verilmemesini istiyordu

Çözülemeyen Meseleler

Boğazlar, Musul ve Hatay sorunu. Borçların Fransa’ya ödenme biçimi. Türk ve
Rumların değişmesi sorunu

Son Osmanlı Mebusan Meclisinin Açılması (12 Ocak 1920)

Nedenler

Kurtuluş savaşında halkın desteğini kazanma
-Amasya görüşmesinde temsil heyeti ile İstanbul hükümetinin görüşüp karar vermesi
-İtilaf devletlerinin meclisi kullanabileceklerini düşünmeleri
-Erzurum ve Sivas kongresinde meclisin açılması için çağrıda bulunulması

Sonuçlar

-Mebusan meclisi 28 Ocak 1920’de Misakı Milli kararlarını yayınladı.
-Misakı Milli kararlarının yayınlanması üzerine İngilizler İstanbul’u (16 Mart 1920)’de
resmen işgal ettiler ve Mebusan Meclisin’i kapattılar

 

Misak-ı Milli Kararları (28 Ocak 1920)

Nedenleri

Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nin bağımsızlık yanlısı olması

Alınan Kararlar

Mondros Ateşkes antlaşması imzalandığında, işgal edilmemiş olan bölgeler Türk Yurdudur. Hiçbir şekilde ayrılık kabul edilmez bir bütündür.    

 Batı Trakya, Kars, Ardahan, Batum ve Arap memleketlerinde halk oylaması yapılacak   

 İstanbul, Marmara ve Halifenin güvenliğinin sağlanması koşuluyla Boğazlar

uluslararası ticarete açık olacak            

 Azınlık hakları, diğer ülkelerin Müslümanlara tanıdığı haklar kadar olacak         

 Kapitülasyonlar hiçbir şekilde kabul edilemez (Kapitülasyonlara karşı yapılan ilk ciddi tepki)            

Özellikleri

  Anadolu hareketinin ilk büyük başarısıdır.
  Son Osmanlı Mebusan Meclisinin yaptığı en önemli çalışmadır
  Kurtuluş savaşının hedefi kesin olarak belirlenmiştir
  Misak-ı Milli ile hedeflenen yeni sınırlar çizilmiştir
  Misak-ı Milli, Türk ülkesinin sınırlarını çizmiştir

Sonuçları

İngiltere, İstanbul’u resmen işgal ederek Mebusan Meclisini dağıttı. Bunun üzerine Mustafa Kemal, Ankara’da yeni bir Meclis açılması için seçimler yaptı. TBMM açıldı

l. TBMM’nin Açılması (23 Nisan 1920)

Nedenler

-Mebusan Meclisinin kapatılmış olması
-Egemenliğin Türk halkına verilmek istenmesi
-Milli Mücadele’de halk desteğini almak isteme

Sonuçlar

-Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk meclisidir.
-Kurucu bir meclistir.
-Olağanüstü yetkilere sahiptir.
-Meclis hükümeti sistemini getirmiştir

Mustafa Kemal’in l. TBMM’ye Sunduğu Önergeler (24 Nisan 1920)

Nedenler

Mustafa Kemal, Meclisin açılmasından bir gün sonra hilafet ve saltanat ile ilgili düşüncelerini gizli tutarak bir önerge sundu.

Önerge Maddeleri

-Meclisin üstünde bir güç yoktur.(OSMANLI YOK SAYILMIŞTIR)
-Padişah vekili veya geçici hükümet başkanı atanmayacaktır. (Meclisin sürekli olacağı vurgulanmıştır.)
-Meclis başkanı hükümetin de başkanıdır. ( Meclis hükümeti sistemi oluştu.)
-Meclis, yasama ve yürütme yetkisine sahiptir. (Güçler birliği ilkesi benimsenmiştir.)
-Ülke işgalden kurtulduğunda padişah veya halifenin durumu görüşülecektir. (İleride saltanat ve hilafetin kaldırılacağı anlaşılmaktadır.)

TBMM’YE KARŞI ÇIKAN İSYANLAR

İstanbul Hükümeti'nin Neden Olduğu
Ayaklanmalar

Anzavur Ayaklanması, Kuva-yı İnzibatiye (Halifelik Ordusu) Ayaklanması

İstanbul Hükümeti ve İşgalci Devletlerin Kışkırtmaları İle Çıkarılan Ayaklanmalar

Bolu-Düzce-Adapazarı,Yozgat Çopanoğulları,Konya Bozkır,Urfa Aşiret,Afyon Çopur Musa,Konya Delibaş Mehmet,Koçgiri,Cemil Çeto,

Azınlıkların Çıkardığı Ayaklanmalar

Ermeniler,Rumlar

Kuva-yı Milliye Taraftarı Olup Sonradan
Ayaklananlar

Demirci Mehmet Efe,Çerkez Ethem,Yörük Ali

 

TBMM’nin AYAKLANMALARA KARŞI ALDIĞI ÖNLEMLER

PARTİLER

Cumhuriyet Halk Partisi (9 Eylül 1923)

Kuruluşu

Mustafa Kemal, inkılapların halk arasında yayılması ve Meclisteki taraftarlarını örgütlemek amacıyla kurdu.

Özellikleri

Ekonomide devletçiliği savunmuştur. Türkiye’nin ilk siyasi partisidir. Partinin kurucusu ve
ilk başkanı kendisi, ikinci başkanı İsmet İnönü’dür

Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (17 Kasım 1924)

Kuruluşu

Mustafa Kemal ve inkılaplara muhalif olan kişilerce kuruldu. ( Islahat ve Muhafaza-i Mukaddesat grubu tarafından) Kurcusu ve başkanı Kazım Karabekir’dir. Diğerleri; Refet
Bele, Adnan Adıvar, Rauf Orbay ve Ali Fuat Cebesoy’dur.

Özellikleri

Ekonomide Liberalizmi savundu. İnkılapların din ve geleneklerde yapılmamasını istedi.
Partinin dini inançlara saygılı olduğunu belirtti. Şeyh Sait isyanının çıkması üzerine bu parti kapatıldı.

Not

Türkiye’nin ilk muhalefet ve ilk kapatılan partisidir. Ayrıca, Türkiye’nin ikinci partisidir

Serbest Cumhuriyet Fırkası (12 Ağustos 1930)

Kuruluşu

Mustafa Kemal, mecliste bir muhalefet partisinin olmasını istediğinden Fethi Okyar’a bu
partiyi kurmasını istedi.

Özellikleri

Ekonomide Liberalizmi savundu. Kadınlara da sosyal hakların verilmesini istedi. Fakat,
partiye katılımların artması üzerine aynı yıl kendi isteği ile kapatıldı.

ANAYASALAR

Teşkilat-ı Esasi (1921
Anayasası

Mustafa Kemal; özellikle
Egemenliğin halka verilmesini arzu etmekteydi. Ayrıca, yapılacak
işlemlerin bir kurallar çerçevesinde yapılması istendi

-Türkiye Cumhuriyetinin ilk anayasasıdır.
-Olağan üstü şartlarda hazırlandığı için kısa ve özdür.
-Geçiş dönemi anayasasıdır.
-Milli egemenliğe dayalı bir rejim kuruldu.
-Yasama, Yürütme ve Yargı yetkileri meclise verildi.

1924 Anayasası

Cumhuriyetin kurulması ve değişen
şartlar neticesinde yeni bir anayasaya ihtiyaç duyuldu

-Devletin dini İslam’dır maddesi olduğundan
laik değildir. Daha sonra kaldırıldı.
-İlk kez kuvvetler ayrılığı ilkesi benimsendi
-Beş kez üzerinde değişiklikler yapıldı.
-En çok değişiklik yapılan anayasadır

1961 Anayasası

1960 darbesini yapan askerler tarafından hazırlandı.

-Kuvvetler ayrılığı prensibini tam anlamıyla benimseyen ilk anayasadır.
-Millet meclisi ve Senato’yu getirdiğinden 1876 anayasasına benzer.
-Anayasa mahkemesi kuruldu.
-Nisbi temsil sistemini getirdi

1982 Anayasası

1980 darbesini yapan askerler tarafından hazırlandı

Kişi ve sosyal haklar sınırlandırıldı.
-Milletvekilleri beş, Cumhurbaşkanı yedi yılda bir seçilmesi kuralı getirildi.
-Cumhuriyet senatosu kaldırıldı

ATATÜRK İLKELERİ

Temel İlkeler

İlkeler

Tanım

Özellikleri

Karşılaştırma

Cumhuuiyetçili k

Bir devlet yönetim biçimi, bir
devlet rejimidir. İlk kez, Roma İmp. Tarafından uygulandı.

Cumhuriyet rejiminde
yöneticiler seçimle işbaşına gelir ve ömür boyu görevde kalmazlar. Cumhuriyet
rejiminde kuvvetler ayrılığı ilkesi benimsenir.

Atatürkçülüğün siyasi yönü olan
cumhuriyetçilikte egemenlik millete aittir.
Milliyetçilik ve
halkçılıkla bütünleşir

Milliyetçilik

Kişinin ait olduğu millet için
çalışma ve bu bilinci diğer kişilere ulaştırmasıdır. Millet ise; aralarında dil, tarih, coğrafya ve ülkü
bütünlüğü bulunan insan topluluklarıdır.

Milliyetçiliğin en önemli ilkesi millet olmaktır.
Atatürk milliyetçiliğinde ırk esası değil vatandaşlık temel alınmıştır. Türk vatandaşı olan her kes Türk kabul
edilmiştir.

Atatürk milliyetçiliği ırkçı değildir. Tam bağımsızlık ilkesine dayanır. Çağdaş uygarlık seviyesine
çıkmayı amaçlar

Halkçılık

Halkın kendi kendini yönetmesi, kanun önünde eşit olması, sınıfsız ve ayrıcalıksız bir toplum
oluşturmasına halkçılık denir

Halkçılık, Halkın belli bir zümre tarafından sömürülmesine ve sınıflara karşıdır

Halkçılık,
milliyetçilik ve cumhuriyetçilik
ilkesinin doğal bir sonucudur.

Devletçilik

Devletin ekonomik hayatın içine girmesini savunur

Devletin ekonomiye müdahale etmesini öngörür.
Özel sektörün yapamayacağı büyük yatırımların devletin
yapmasıdır.

Atatürkçülüğün ekonomik boyutudur

Laiklik

Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır

evlet kurallarının dine değil akla ve bilime
dayandırılmasıdır. Devlet halkın dini inançlarına
karışmaz. Din; İnsanın vicdanına bırakılmıştır

Atatürk’ün en çok tartışılan ve en önemli ilkesidir

İnkılapçılık

Türk inkılaplarını korumayı ve sürekli yenileşmeyi, çağa ayak uydurmayı savunur.

Atatürk’ün
cumhuriyeti gençlere emanet etmesi, sürekli yenileşmeyi amaçladığını
göstermektedir

BÜTÜNLEYİCİ İLKELERİ

İlkeler

Tanım

Özellikleri

Milli Egemenlik

Milletin kendi kendini yönetmesi ve
yönetecek kişileri seçmesidir

Cumhuriyetçilik ilkesini
tamamlar.

Milli Bağımsızlık

Devletin özgür olmasıdır

Atatürk’ün dış politikasının özelliği bağımsızlığa saygıdır. Bağımsızlığın milletçe
benimsenmesidir

Milli Birlik ve
Beraberlik

Ülke bütünlüğü ve Milletin ayrılmazlığının
savunulmasıdır

Milliyetçilik ilkesini
tamamlar.

Yurtta sulh, cihanda sulh

Yurtta huzur ve dünyada barışı amaçlar

Atatürk’ün dış politikasının temel özelliğidir

Akılcılık ve
Bilimselcilik

Her şeyde aklı ve bilimi örnek almaktır

Her şeyde aklı ve bilimi örnek almaktır

Çağdaşlık ve Batıcılık

Batıda bulunan çağdaş kurumların alınmasıdır

İnkılapçılığı tamamlar

İnsan ve İnsanlık
Sevgisi

İnsan topluluklarının mutluluğu
savunulmuştur.

Özgürlük ve Bağımsızlık

Devletin bağımsızlığı ve milletin özgürlüğü savunulmuştur .

Milli Mücadelenin temel amacıdır

ATATÜRK İNKILAPLARI

SİYASİ İNKILAPLARI

Saltanatın Kaldırılması (1 Kasım 1922)

Nedenleri

Lozan Barış görüşmelerine Osmanlı hükümetinin de çağrılması.
  Osmanlı Padişahının Sevr’i imzalaması
  Padişahın milli mücadeleye karşı olması

Özellikleri

*Saltanatın kaldırılması siyasi bir inkılaptır.
  Laikliğin ilk aşamasıdır.
  Ulusal egemenliğin gerçekleşmesi yolunda atılan önemli bir adımdır

Sonuçları

Vahdettin yurt dışına çıktı.
  Osmanlı saltanatı ve devleti sona erdi.(Cumhuriyetçilik ve Laiklikle ilişkilidir.)

Cumhuriyetin İlanı (29 Ekim 1923)

Nedenleri

Devlet rejimi ve adı konusunda yaşanan belirsizlik ve tartışmalar.
  Halifeyi devlet başkan olarak gören insanların olması
  1923 yılındaki hükümet bunalımı
  Millet egemenliğinin en iyi sağlayan sistemin Cumhuriyet olması
  Milletvekilleri arasındaki kişisel çekişme
  Dış basında Türkiye aleyhindeki yazılar.

Özellikleri

Devlet rejiminin adı kolundu.
  Atatürk ilkelerinden cumhuriyetçilik uygulandı.
  Ulusal egemenlik yolunda önemli bir adım adıldı.
  1924 anayasasına devletin rejiminin cumhuriyet olduğu eklendi

Sonuçları

*Meclis sisteminden kabine sistemine geçildi.
  Cumhurbaşkanı ve başbakanlık makamları oluştu.(BAŞKANLIK SORUNU ÇÖZÜLDÜ)
  Bakanlar kurulu başbakan tarafından atanmaya başladı.
  Halifelik taraftarlarıyla mücadele başladı.
  İlk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal, İlk başbakan İsmen İnönü ve İlk Meclis başkanı Fethi Okyar oldu.

Halifeliğin Kaldırılması (3 Mart 1924)

Nedenleri

Saltanatın kaldırılmasıyla Osmanlı devletinin hukuken sona ermesi
  Halifelik makam ve yetkilerinin 1921 anayasasıyla meclise bırakılması
  Eski rejim yanlılarının halife Abdülmecit etrafında toplanmaları.
  Halifenin kendisini meclisten üstün görmesi ve inkılaplar aleyhinde olması
  Devlet rejimi konusundaki tartışmaları sona erdirmek.

Özellikleri

*Halifeliğin kaldırılmasıyla inkılapların önündeki en büyük engel kalktı.
  Laikliğin gerçekleşmesi yolunda önemli bir adım adıldı.
  Ulusal egemenliğin gerçekleşmesi sağlandı.
  Devlet rejimi konusundaki tartışmalar son buldu(Cumhuriyetçilik ve Laiklikle ilişkilidir)

Sonuçları

Şer’iye ve Evkaf vekaleti kaldırılarak, diyanet işleri başkanlığı ve vakıflar genel müdürlüğü kuruldu.
  Erkanı Harbiye-i Umumiye vekaleti kaldırılarak yerine Milli savunma bakanlığı ve Genel Kurmay Başkanlığı kuruldu.
  Tevhidi tedrisat kanunu çıkartılarak medreseler kapatıldı.
  Osmanlı ailesi yurt dışına sürüldü.

Ankara’nın Başkent Olması (13 Ekim 1923)

Nedenleri

İstanbul’un boşaltılmasıyla başkentin neresi olacağının tartışılması
  Ankara’nın Anadolu’nun merkezinde ve güvenilir olması.
  İstanbul’un başkent olmasının stratejik açıdan tehlikeli olması

Sonuçları

Ankara’nın başkent yapılmasıyla bu konudaki tartışma sona erdi.

HUKUK ALANINDAKİ İNKILAPLAR

Nedenle

Bu kanun İsviçre’den alındı.(TÜRK MEDENİ KANUNU)
  Çağdaşlaşma alanında bir yenilik yapılmak istendi   (Laiklik ve Halkçılıkla ilişkilidir)

Sonuçlar

Kadın-Erkek eşitliği getirdi.
  Tek eşle evlilik ve resmi nikah mecburiyeti sağlandı
  Kadınlara da boşanma ve istediği mesleği seçme hakkı verildi.
  Kadınların mirasta ve mahkemelerde erkeklerle eşit olması sağlandı
  Din ve mezhep ayrımı kaldırıldı
  Patrikhanelerin mahkeme ve din dışı işlerle uğraşmaları yasaklandı
NOT:Türk medeni kanununda kadınlara SİYASİ HAKLAR VERİLMEMİŞTİR:

SOSYAL ALANDAKİ İNKILAPLAR

Kılık-Kıyafet Kanunu
(25Kasım 1925)

Batının her açıdan örnek alınmasını düşündüğünden M. Kemal Kastamonu
gezisi sırasında başına şapka takarak bu konuda örnek oldu(Halkçılıkla ilişkilidir)

Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması
(30 Kasım 1925

Akıl ve bilimin örnek alınması amacıyla bu kurumlar kapatıldı. Şeyh, derviş, dede ve mürid gibi kavramlar yasaklandı.(Laiklikle ilişkilidir)

Miladi Takvimin Kabulü
(26 Aralık 1925)

Batıyla ilişkilerin daha düzenli olması için bütün medeni dünyanın kabul ettiği
bu takvim benimsendi. 1 Ocak 1926 yılından itibaren de uygulandı.(İnkılapçılıkla ilişkilidir)

Kadın Haklarının Kabulü

Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı (Halkçılıkla ilişkilidir

Pazarın Tatil
Yapılması

Hafta sonu tatili cumadan pazara alındı. Böylece batıyla yapılan ticari ilişkiler
daha düzenli hale geldi.

Ölçü ve Tartıların Değiştirilmesi
(1 Nisam 1931)

Avrupa ağırlık ve metrik sistemleri benimsendi. Böylece ölçü ve tartıdaki kargaşa önlendi. (İnkılapçılıkla ilişkilidir)

Soyadı Kanunun Kabulü
(21 Haziran 1934)

Soyadı yasası kabul edilerek M. Kemal’e meclis tarafından Atatürk soyadı verildi. (25 Kasım 1934) Bu yasayla birlikte; ağa, hacı, hoca, molla, bey,
beyefendi, paşa, hanımefendi ve hazretleri gibi unvanlar yasaklandı(Halkçılıkla ilişkilidir)

EĞİTİM VE KÜLTÜR ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

Tevhid-i Tedrisat Kanunu
(3 Mart 1924

Bu kanunla medreseler kaldırılarak eğitim ve öğretim birleştirildi. Eğitimdeki ikililik sona erdi. Dini eğitimden milli eğitime geçildi. Maarif Teşkilatı
kurularak bütün eğitim kurumları buraya bağlandı.(Laiklikle ilişkilidir.)

Harf İnkılabı (1 Kasım 1928)

Okuma ve yazma önündeki yazı engeli, latin alfabesinin benimsenmesiyle kaldırıldı. Eğitim ve öğretim yaygınlaştı. Okuma ve yazma oranı arttı. 28
Kasım 1928 uluslar arası rakamlar da kabul edildi.(Milliyetçilikle ilişkilidir)

Yeni Okulların Açılması

İstanbul Üniversitesi (1933), Ankara Hukuk(1925), Ziraat enstitüsü (1933), Dil-
Tarih ve Coğrafya fak.(1936), güzel sanatlar akademisi ve devlet konservatuarı açıldı.(Halkçılıkla ilişkilidir)

Türk Tarih Kurumunun Kurulması (15 Nisam
1931)

Türklerin tarihteki kökenlerinin araştırılması amacıyla kuruldu. Milliyetçilik düşüncesiyle alakalıdır.

Türk Dil Kurumunun Kurulması
(12 Temmuz 1932

Türk dilinin zenginliği ve güzelliğinin ortaya çıkarılması için kuruldu.
Milliyetçilik düşüncesiyle alakalıdır

SAĞLIK ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

Hıfzısıhha enstitüsü
kuruldu

Salgın hastalıklar ile mücadele etmek, Ülkenin AŞI-SERUM-KUDUZ Aşısı gibi ihtiyaçları üretmek.

Sanatoryum

Uzun süre tedavi gereken verem hastalarının tedavisi yapılmıştır.

Numune Hastaneleri

Türkiye’nin büyük illerine(Ankara,İstanbul,Diyarbakır;Adana.Sivas) açılmıştır.

Kızılay, Himaye-i Etfal(Çocuk Esirgeme Kurumu), Yeşilay ve Verem Savaş Dispanserleri kuruldu.

EKONOMİK ALANDA YAPILAN İNKILAPLAR

Tarım ve Kredi
kooperatifleri (1929

Ziraat okulları ve örnek çiftlikler devlet tarafından kuruldu

l. Beşyıllık kalkınma planı (1933

Bu planla amaç hızlı kalkınmayı sağlamaktı. 1933 yılına kadar başarıyla
uygulandı. ll. Dünya savaşının çıkmasıyla devam edemedi.(Devletçilikle ilişkilidir)

Para- Kredi ve
Ticaretin Geliştirilmesi

Ziraat kredi birlikleri, kooperatifleri, tarım ve orman yüksek okulları açıldı.
Çiftçiye tohum ve fidan verildi

Milli Ekonomi İlkesi

1922 yılında ekonomi politikası şöyle belirlendi: Sanayiyi canlandırma, kamu çıkarlarını ilgilendiren kurumları devletleştirme, madenleri işletme ve bütçeyi
ekonomik yapıya uyumlu hale getirme

İzmir İktisat Kongresi (18 Şubat 1923)(Misak-ı İktisadi)

Yeni devletin ekonomik problemlerini görüşmek amacıyla İzmir’de bir kongre toplandı. Buna göre: Özel teşebbüsün desteklenerek yerli bir sanayinin kurulması. Özel sektöre kredi verecek bankanın kurulması. Önemli kurumların
millileştirilmesi. Sanayiyi teşvik edici kanunların çıkartılması benimsendi. Milliyetçilik düşüncesiyle alakalıdır).

Tarım ve Köy Politikası

Hükümet, Türk köylüsünü kalkındırmak amacıyla şu önlemleri aldı: köylüyü ezici vergilerden kurtarma, köylünün üretim imkanlarını artırma. Köylünün
bilgi ve görgüsünü artırma ve topraksız köylüye toprak verme.

Aşar vergisinin
kaldırılması (17 Şubat 1925)

Köylüden ürün üzerinde alınan ve Türk köylüsünü ekonomik anlamda zayıflatan bir vergi olan Aşar vergisi kaldırıldı(Halkçılıkla ilişkilidir)

Kabotaj Kanunu (1926)

Türk deniz ve limanlarından deniz taşımacılığı ve balıkçılık hakkının yabancılardan alınıp Türklere verilmesi demektir.( Milliyetçilik
düşüncesiyle alakalıdır).

Teşvik- Sanayi Kanunu (28 Mayıs 1927)

sanayi özendirilerek özel sektörün sanayi alanında yatırım yapmaları sağlandı

İNKILAPLARA TEPKİLER

Şeyh Sait İsyanı (11 Şubat 1925)

Nedenler

İnkılapların halk arasında tepkiyle karşılanması
  İngilizlerin kışkırtması
  Terakki Perver Cumhuriyet Fırkasının CHP aleyhtarlığı

Özellikleri

Dini ve siyasi nitelikli ilk isyandır.
  Rejim karşıtıdır.
  Osmanlılardaki 31 Mart vakasına benzer

Sonuçları

Takrir-i Sükün kanunu çıkartılarak isyancılar istiklal mahkemelerinde yargılandılar.
  Terakki Perver Cumhuriyet Fırkası kapatıldı.
  Musul, İngilizlere bırakıldı.

Mustafa Kemal’e Suikast Girişimi (16 Haziran 1926)

Mustafa Kemal’e Suikast Girişimi (16 Haziran 1926)

Mustafa Kemal karşıtları son çare olarak onu öldürmeyi seçtiler.
  İzmir’e yapılacak seyahatte onu öldürmeyi planladılar

Özellikleri

İsyancılarla alakası olduğu gerekçesiyle İttihat ve Terakki Fırkası önde gelenleri tutuklandı

Sonuçları

M. Kemal’in bir günlük gecikmesi ve Suikastçıları kaçıracak teknenin
sahibinin her şeyi itiraf etmesiyle suikast başarısız oldu.

Menemen Ayaklanması (23 Aralık 1930)

Nedenler

Serbest Cumhuriyet Fırkasının kurulmasıyla rejim karşıtlarının cesaretlenmeleri
  Derviş Mehmet’in Menemende Asteğmen Kubilay’ı öldürmesi

Özellikleri

Dini, Siyasi ve Rejim karşıtıdır.
  Şeyh Sait ve 31 Mart olayına benzer

Sonuçları

Çok partili hayata geçiş durdu.
  Halkın henüz demokrasiye hazır olmadığı anlaşıldı

 

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar

Yorumlar