Print Friendly and PDF

”YİTİK OĞUL KISSASI“

|


“‘Bir adamın iki oğlu vardı, küçük oğlun isteği üzerine babaları, onlara mallarını bölüştürdü. Çok geçmeden küçüğü kendi payını alıp uzak bir yere gitti, orada bir sefahat hayatı sürerek servetini yiyip bitirdi. Elinde avcunda bir şey kalmayınca, üstelik bulunduğu yerde kıtlık da baş gösterdiği için, yoksulluk çekmeye, sonunda birinin yanına kapılanıp domuz gütmeye başladı. Açlıktan helak olacağını anlayınca pişmanlık getirip yurduna dönmeyi akıl etti. Babası, onu hiçbir şey olmamış gibi karşıladı; kendisine ikramda bulunulmasını, şenlik yapılmasını emretti. Büyük oğul tarladan dönüp de gülüp eğlenildiğini görünce uşaklardan birine bunun anlamını sordu; kardeşinin döndüğü, bunun için ziyafet ve eğlence düzenlendiği cevabını aldı. Gücenip içeri girmediği için, babası dışarı çıkmak zorunda kaldı, oğlundan içeri gelmesini rica etti. Oğlu şöyle dedi:
- Bunca yıldır sana hizmet ediyorum, her dediğini yaptım. Bir kez olsun dostlarımla eğlenmem için bana bir oğlak bile vermedin. Ama senin mallarını fahişelerle yiyen bir oğlun geri döndü diye ona besili buzağıyı kestin! . Babası şu cevabı verdi:
- Ey oğlum, sen daima benimlesin. Her şeyim senindir. Ama sevinmem gerekiyordu, çünkü bu kardeşin ölmüş idi, dirildi; kaybolmuş idi bulundu !’“
[Rilke, Malte Laurids Brigge’nin Notları s.165. ]
Kaynak: Cumali YEŞİL, RAINER MARIA RILKE’ NİN “MALTE LAURIDS BRIGGE’NİN NOTLARI“ ADLI ESERİNDE RUHBİYOGRAFİSİ Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Alman Dili Ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Doktora Tezi, Erzurum-2010

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar

Yorumlar